Kötülükten Arınmış Topraklar: Dişi Elflerin Yükselişi 1. Kitap Elfler, Cüceler, İnsanlar, Orklar.

Stok Kodu:
9786051808345
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
295
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-07
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%25 indirimli
44,23
33,17
9786051808345
429131
Kötülükten Arınmış Topraklar: Dişi Elflerin Yükselişi 1. Kitap
Kötülükten Arınmış Topraklar: Dişi Elflerin Yükselişi 1. Kitap Elfler, Cüceler, İnsanlar, Orklar.
33.17

Ork birlikleriııin vadiyi inleten gürültüsünü, yeni bir savaş borusu sesi bastırmıştı. Ancak bu savaş borusu, vadide bulunan hiçbir orduya ait değildi. Gelen ordu, dostlarının yardım çağrısına olumlu yanıt veren Cüce Kralı'nın ordusuydu.

Kısa boylarını saran kalın zırhlarıyla diz kapaklarından burun hizasına kadar tuttukları geniş kalkanlarıyla uzun mızrakları ve ihtişamlı miğferleriyle düşmanlarının kalplerine korku, dostlarının kalplerine ise umut getiren Cüce Ordusu, bastığı toprağı sarsa sarsa vadide ilerlemeye başlamıştı.

Ben kötü biri miyim yoksa? Hayır hayır. Bu saçmalık. Neden böyle düşünüyorum ki? Halkım için, krallığım için yaptım tüm işlerimi. Onlar için savaştım. Onlar için öldürdüm. Onlar için engelledim tüm arzularımı. Atalarıma ihanet edemezdim. Her hak isteyene haklarını teslim edemezdim. Onlara boyun eğmemem gerekiyordu. Bu yüzden sonunda onlara boyun eğmemiştim. Peki, her şeyin sona erdiğini bildiğim halde neden bu kadar rahatsızım? Neden? Bütün hayatımı başkalarını memnun etmek için harcadım: tüm yıllarımı, aylarımı, hatta her anımı. Çünkü atalarımın doğrulannı korumak benim görevimdi, yanlış olsa bile. Yaptıklarımın hepsi yanlış olabilirdi. Bunu kabul edebilirim. Ancak bu hayatta tek yaptığım doğrunun yanlış olabilme ihtimalini kabul edemem. 0 doğrum da eski eşimi, Kraliçemi çok sevrnemdi. Onu gerçekten çok seviyorum. Hala seviyorum ve ona yaptıklarım için çok pişmanım. Keşke bunlar olmasaydı...

Ork birlikleriııin vadiyi inleten gürültüsünü, yeni bir savaş borusu sesi bastırmıştı. Ancak bu savaş borusu, vadide bulunan hiçbir orduya ait değildi. Gelen ordu, dostlarının yardım çağrısına olumlu yanıt veren Cüce Kralı'nın ordusuydu.

Kısa boylarını saran kalın zırhlarıyla diz kapaklarından burun hizasına kadar tuttukları geniş kalkanlarıyla uzun mızrakları ve ihtişamlı miğferleriyle düşmanlarının kalplerine korku, dostlarının kalplerine ise umut getiren Cüce Ordusu, bastığı toprağı sarsa sarsa vadide ilerlemeye başlamıştı.

Ben kötü biri miyim yoksa? Hayır hayır. Bu saçmalık. Neden böyle düşünüyorum ki? Halkım için, krallığım için yaptım tüm işlerimi. Onlar için savaştım. Onlar için öldürdüm. Onlar için engelledim tüm arzularımı. Atalarıma ihanet edemezdim. Her hak isteyene haklarını teslim edemezdim. Onlara boyun eğmemem gerekiyordu. Bu yüzden sonunda onlara boyun eğmemiştim. Peki, her şeyin sona erdiğini bildiğim halde neden bu kadar rahatsızım? Neden? Bütün hayatımı başkalarını memnun etmek için harcadım: tüm yıllarımı, aylarımı, hatta her anımı. Çünkü atalarımın doğrulannı korumak benim görevimdi, yanlış olsa bile. Yaptıklarımın hepsi yanlış olabilirdi. Bunu kabul edebilirim. Ancak bu hayatta tek yaptığım doğrunun yanlış olabilme ihtimalini kabul edemem. 0 doğrum da eski eşimi, Kraliçemi çok sevrnemdi. Onu gerçekten çok seviyorum. Hala seviyorum ve ona yaptıklarım için çok pişmanım. Keşke bunlar olmasaydı...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat