Sis ve Gece

Stok Kodu:
9789752898875
Boyut:
10.50x16.50
Sayfa Sayısı:
448
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
25
Basım Tarihi:
2017-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%12 indirimli
9,17
8,07
9789752898875
363588
Sis ve Gece
Sis ve Gece
8.07

Aniden kaybolan genç bir kız: Mine... Aşık olduğu kızı arayan bir MÎT görevlisi: Sedat. Yasak bir aşk. İstihbarat örgütünün içindeki entrikalar. Askerlerle, sivillerin çatışması... Günümüz İstanbul'undan renkli insan portreleri. Karanlık sokaklarda soluk soluğa bir koşuşturma. Örgüt evlerine düzenlenen baskınlar, yargısız infazlar, kayıtlara geçmemiş ölümler. Kayıtlara geçmemiş ölümlerin parçaladığı yaşamlar... Türkiye'nin yakın geçmişine insani bir bakış... "Bakışlarımı konağa çeviriyorum. Görenlerde korku ve ürperti uyandıracak bu bina bana hüzün veriyor. Onu daha önce hiç görmemiş olmama karşın aramızda çözümleyemediğim bir bağın varlığını hissediyorum. Bahçedeki çürümüş yapraklara basarak binanın kapısına doğru yürüyorum. Kanatlı demir kapının üstünde, yer yer çatlamış mermer alındaki kabartma dikkatimi çekiyor. Kabartmada ilk seçtiğim bir yıldız oluyor. Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum. Tabanca kabzasının altına bir de yarımay oyulmuş. En yukarıda yıldız, altında bir tabanca ve kabzasının hemen ucunda bir yarımay. Bu amblemi bir yerlerden hatırlıyorum ama çıkaramıyorum."

Aniden kaybolan genç bir kız: Mine... Aşık olduğu kızı arayan bir MÎT görevlisi: Sedat. Yasak bir aşk. İstihbarat örgütünün içindeki entrikalar. Askerlerle, sivillerin çatışması... Günümüz İstanbul'undan renkli insan portreleri. Karanlık sokaklarda soluk soluğa bir koşuşturma. Örgüt evlerine düzenlenen baskınlar, yargısız infazlar, kayıtlara geçmemiş ölümler. Kayıtlara geçmemiş ölümlerin parçaladığı yaşamlar... Türkiye'nin yakın geçmişine insani bir bakış... "Bakışlarımı konağa çeviriyorum. Görenlerde korku ve ürperti uyandıracak bu bina bana hüzün veriyor. Onu daha önce hiç görmemiş olmama karşın aramızda çözümleyemediğim bir bağın varlığını hissediyorum. Bahçedeki çürümüş yapraklara basarak binanın kapısına doğru yürüyorum. Kanatlı demir kapının üstünde, yer yer çatlamış mermer alındaki kabartma dikkatimi çekiyor. Kabartmada ilk seçtiğim bir yıldız oluyor. Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum. Tabanca kabzasının altına bir de yarımay oyulmuş. En yukarıda yıldız, altında bir tabanca ve kabzasının hemen ucunda bir yarımay. Bu amblemi bir yerlerden hatırlıyorum ama çıkaramıyorum."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat