Trajikomik Çelişkiler

Stok Kodu:
9789752470699
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
56
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%28 indirimli
37,00
26,64
9789752470699
537874
Trajikomik Çelişkiler
Trajikomik Çelişkiler
26.64
  • İki telimiz var, hangi tele dokunursan farklı ses duyarsın. Birinci telimiz ego maddi çıkarlardır, ikinci tel vicdandır. İki tel arasında gidip geliyoruz. Bazen ikisine de aynı anda dokunup, sesleri karıştırarak arafta kalıyoruz.
  • Mutluluğu sahip olma güdüsü ve gösterişte arıyoruz sahtelikler içinde güveni arıyoruz. Güven dört yapraklı yonca , kolay kolay bulamıyoruz
  • Öylesine yavan bir yanılsama çıkmazındayız ki, kendimizi topluma beğendirme, ilgi çekme, arzulanma duygusuna kapılıyoruz.
  • Bizler, batılılar gibi hayat sürmeye özenen, doğulu köklerimize sırt dönemeyen, doğulu kafa yapısıyla batılılaşmaya çalışan kafası karışık bireyleriz.
  • Doyumsuz maymun iştahlı, elindekinin nankörü, elinde olmayanın hayranı, sürekli bir şeyleri tüketmeye endekslenmiş, bireylere dönüştük.
  • Hayatın doğal akışı, aldığım öğütleri adeta kendi içinde eritti. Bu biçimde yetiştirilmek etik açıdan iyi gibi dursa bile, toplum gerçekleri karşısında anlamsızlaşıyor.
  • İki yüzlü toplumda, politik dil kullananlar su gibi girdiği kabın şeklini alan kişilikler daha avantajlıdır.
  • İki telimiz var, hangi tele dokunursan farklı ses duyarsın. Birinci telimiz ego maddi çıkarlardır, ikinci tel vicdandır. İki tel arasında gidip geliyoruz. Bazen ikisine de aynı anda dokunup, sesleri karıştırarak arafta kalıyoruz.
  • Mutluluğu sahip olma güdüsü ve gösterişte arıyoruz sahtelikler içinde güveni arıyoruz. Güven dört yapraklı yonca , kolay kolay bulamıyoruz
  • Öylesine yavan bir yanılsama çıkmazındayız ki, kendimizi topluma beğendirme, ilgi çekme, arzulanma duygusuna kapılıyoruz.
  • Bizler, batılılar gibi hayat sürmeye özenen, doğulu köklerimize sırt dönemeyen, doğulu kafa yapısıyla batılılaşmaya çalışan kafası karışık bireyleriz.
  • Doyumsuz maymun iştahlı, elindekinin nankörü, elinde olmayanın hayranı, sürekli bir şeyleri tüketmeye endekslenmiş, bireylere dönüştük.
  • Hayatın doğal akışı, aldığım öğütleri adeta kendi içinde eritti. Bu biçimde yetiştirilmek etik açıdan iyi gibi dursa bile, toplum gerçekleri karşısında anlamsızlaşıyor.
  • İki yüzlü toplumda, politik dil kullananlar su gibi girdiği kabın şeklini alan kişilikler daha avantajlıdır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat