Unutulan Adam

Stok Kodu:
9786055045647
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
148
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%28 indirimli
43,00
30,96
9786055045647
551196
Unutulan Adam
Unutulan Adam
30.96

Yaşadıklarımdan çok, gözlemlediğim yaşama dair çoğunlukla yalnızlık ve çaresizlikle bezenmiş çarpıcı ip uçlarını öyküye dönüştürmek ve bu öyküleri okuyucunun beğenisine sunmak, benim için kaçınılmaz bir sondu ve o kaçınılmaz sonu gerçek anlamda sonlandırmanın zamanı gelmişti.

Kasaba hayatının, samimiyetsiz şehir yaşamına karşın kıyas götürmeyecek sıcaklığının, nerede yaşarsa yaşasın yalnız kalmayı becerebilen, yaşamın kıyısından köşesinden tutunma çabasını sürekli öteleyen unutulmuşluk hissini bir yaşam biçimi haline getirmiş kişilikler açısından ne önemi var ki? “Benim bu dünyaya bir geliş amacım var mı?” diyebilecek kadar yaşam mücadelesinde pes etmiş, müzmin bezginlerin bardağın boş tarafını görme yetenekleri, belki de onları incelemeye ve gözlemlemeye değer hale getiriyor.

Bu kitaptaki öykülerin tamamı olmasa da, belirgin şekilde “unutulanların” konu edildiği, ana temanın yalnızlık, umutsuzluk ve unutulmak üzerine olduğu gerçeğinden hareketle, haddimi aşarak üstü kapalı şekilde, silik bir yıldızın aslında parlak bir güneş olduğunu ve bakış açısına eser miktar umut eklendiğinde yaşamın aslında “yaşamaya değer” bir sürece dönüştürülebileceğinin ip uçlarını vermeye yönelik bir çaba olması düşüncesinin kağıda yansıma biçimi olarak algılanabilir.

Yaşadıklarımdan çok, gözlemlediğim yaşama dair çoğunlukla yalnızlık ve çaresizlikle bezenmiş çarpıcı ip uçlarını öyküye dönüştürmek ve bu öyküleri okuyucunun beğenisine sunmak, benim için kaçınılmaz bir sondu ve o kaçınılmaz sonu gerçek anlamda sonlandırmanın zamanı gelmişti.

Kasaba hayatının, samimiyetsiz şehir yaşamına karşın kıyas götürmeyecek sıcaklığının, nerede yaşarsa yaşasın yalnız kalmayı becerebilen, yaşamın kıyısından köşesinden tutunma çabasını sürekli öteleyen unutulmuşluk hissini bir yaşam biçimi haline getirmiş kişilikler açısından ne önemi var ki? “Benim bu dünyaya bir geliş amacım var mı?” diyebilecek kadar yaşam mücadelesinde pes etmiş, müzmin bezginlerin bardağın boş tarafını görme yetenekleri, belki de onları incelemeye ve gözlemlemeye değer hale getiriyor.

Bu kitaptaki öykülerin tamamı olmasa da, belirgin şekilde “unutulanların” konu edildiği, ana temanın yalnızlık, umutsuzluk ve unutulmak üzerine olduğu gerçeğinden hareketle, haddimi aşarak üstü kapalı şekilde, silik bir yıldızın aslında parlak bir güneş olduğunu ve bakış açısına eser miktar umut eklendiğinde yaşamın aslında “yaşamaya değer” bir sürece dönüştürülebileceğinin ip uçlarını vermeye yönelik bir çaba olması düşüncesinin kağıda yansıma biçimi olarak algılanabilir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat