Fatih Sultan Mehmet İstanbul'un Fethi 1453

Stok Kodu:
3990000026283
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2009-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%25 indirimli
8,00
6,00
3990000026283
501730
Fatih Sultan Mehmet
Fatih Sultan Mehmet İstanbul'un Fethi 1453
6.00

"İmam-Müslim'in olan Zeyd bazı mesail-i mühime-i şer'iyyeyi kütüb-i şer'iyyeden tayyü ihrac ve kütüb-i mezkuriye men'ü hark ü ihrak..."

Bu "kütüb-i şer'iyyeyi hark ü ihrak" yani "şer'i kitapları yırtıp yakma" sözleri geçince babak yüksek sesle, "Ben hangi kütüb-i şer'iyyeyi yakmışım? Hasbünallah derim" dedi ve fetvayı sonuna kadar dinledi. Fetvanın okunması bitince: "Bu kararı hangi makam verdi?" diye Arif Hikmet Paşa'ya sordu. Arif Hikmet, "Meclis-i Milli" diye cevap verdi. Bunun üzerine babam. "Ya öyle mi?" dedikten sonra şu sözleri söyledi:

Otuz üç sene millet ve devletim için, memleketimin selameti için çalıştım. Elimden geldiği kadar hizmet ettim. Hakimim Allah ve beni muhakeme edecek de Resulullah'tır. Bu memleketi nasıl buldumsa öylece teslim ediyorum. Hiç kimseye bir karış toprak vermedim. Hizmetimi ancak Cenab-ı Hakk'ın takdirine bırakıyorum. Ne çare ki düşmanlarım bütün hizmetime kara bir çarşaf çekmek istediler ve muvaffak da oldular." Burada babak sağ ayağını öne atarak:

"Allah düşmanlarımı kahretsin" dedi. O zaman hepimiz birden "amin" dedik. Salonun içinde bu seda yükseliyor, bu "amin"e erkek sesleri de iştirak ediyordu. Acaba bendegan mı/hizmetçiler mi, yoksa babamın karşısında bulunan heyet azaları mı amin demişlerdi, bunu anlayamadık.

"İmam-Müslim'in olan Zeyd bazı mesail-i mühime-i şer'iyyeyi kütüb-i şer'iyyeden tayyü ihrac ve kütüb-i mezkuriye men'ü hark ü ihrak..."

Bu "kütüb-i şer'iyyeyi hark ü ihrak" yani "şer'i kitapları yırtıp yakma" sözleri geçince babak yüksek sesle, "Ben hangi kütüb-i şer'iyyeyi yakmışım? Hasbünallah derim" dedi ve fetvayı sonuna kadar dinledi. Fetvanın okunması bitince: "Bu kararı hangi makam verdi?" diye Arif Hikmet Paşa'ya sordu. Arif Hikmet, "Meclis-i Milli" diye cevap verdi. Bunun üzerine babam. "Ya öyle mi?" dedikten sonra şu sözleri söyledi:

Otuz üç sene millet ve devletim için, memleketimin selameti için çalıştım. Elimden geldiği kadar hizmet ettim. Hakimim Allah ve beni muhakeme edecek de Resulullah'tır. Bu memleketi nasıl buldumsa öylece teslim ediyorum. Hiç kimseye bir karış toprak vermedim. Hizmetimi ancak Cenab-ı Hakk'ın takdirine bırakıyorum. Ne çare ki düşmanlarım bütün hizmetime kara bir çarşaf çekmek istediler ve muvaffak da oldular." Burada babak sağ ayağını öne atarak:

"Allah düşmanlarımı kahretsin" dedi. O zaman hepimiz birden "amin" dedik. Salonun içinde bu seda yükseliyor, bu "amin"e erkek sesleri de iştirak ediyordu. Acaba bendegan mı/hizmetçiler mi, yoksa babamın karşısında bulunan heyet azaları mı amin demişlerdi, bunu anlayamadık.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat