Oyuncak Tamircisi

Stok Kodu:
9786051592688
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
124
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
30,00
24,00
9786051592688
384868
Oyuncak Tamircisi
Oyuncak Tamircisi
24.00

Saat çalmadan uyandı. Tüm gece oyuncak kamyonla tüp dağıttık mahallede. Ağabeyim listeyi tuttu, ben kapıya kadar teslim ettim. Uyandığımda hala tebessüm vardı suratımda. Sessiz, soğuk betona adım atındqa değil de aynada yüzümü görünce keder çöktü içime. Ne ara bu beyazlamıştı saçlarım, ne ara bu kdar hadise olup bitmişti. Sokak lambarından, çöp kutularından, kurumuş ağaçlardan ve yeni uyanan sarkık kuyruklu köpeklerden arta kalan şey bu sefer biraz umut.

Paslı kepengi öresindeki dükkanda kimsenin tahayyül edemeyeceği bir miras bekliyor beni. Bizzat eski sahibi tarafından yasaklanan bir hazine.

Biraz bekledim dış kapının dibinde kırmızı palto kaybolana kadar. Birkaç fasıl geri dönüp baktı küçük insan. Utandım. Eve dönüp çatıda beklemek istedim.

Daha çok üşüdüm abdest alırken. Daha hızlı buharlaştı su ayaklarımdan. Güvercinlerin sayısı da artmış bu havada. Kapıda bekliyor cemaat. Koluma girdi en kısa boylusu:

- İmam rahatsızmış. Sen kıldırsan namazı? Kafamı salladı. Namaza başlamadan rahleyi koydum minberin yanına. Olması gerektiği gibi daire daire halı desenlerinden gezindi bakışlarım. Güzel bir ezan okudum önce.

Saat çalmadan uyandı. Tüm gece oyuncak kamyonla tüp dağıttık mahallede. Ağabeyim listeyi tuttu, ben kapıya kadar teslim ettim. Uyandığımda hala tebessüm vardı suratımda. Sessiz, soğuk betona adım atındqa değil de aynada yüzümü görünce keder çöktü içime. Ne ara bu beyazlamıştı saçlarım, ne ara bu kdar hadise olup bitmişti. Sokak lambarından, çöp kutularından, kurumuş ağaçlardan ve yeni uyanan sarkık kuyruklu köpeklerden arta kalan şey bu sefer biraz umut.

Paslı kepengi öresindeki dükkanda kimsenin tahayyül edemeyeceği bir miras bekliyor beni. Bizzat eski sahibi tarafından yasaklanan bir hazine.

Biraz bekledim dış kapının dibinde kırmızı palto kaybolana kadar. Birkaç fasıl geri dönüp baktı küçük insan. Utandım. Eve dönüp çatıda beklemek istedim.

Daha çok üşüdüm abdest alırken. Daha hızlı buharlaştı su ayaklarımdan. Güvercinlerin sayısı da artmış bu havada. Kapıda bekliyor cemaat. Koluma girdi en kısa boylusu:

- İmam rahatsızmış. Sen kıldırsan namazı? Kafamı salladı. Namaza başlamadan rahleyi koydum minberin yanına. Olması gerektiği gibi daire daire halı desenlerinden gezindi bakışlarım. Güzel bir ezan okudum önce.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat