Uzun Evler 2 Çukurova Üçlemesi

Stok Kodu:
9786057687791
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
600
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-08
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%33 indirimli
150,00
100,50
9786057687791
698576
Uzun Evler 2
Uzun Evler 2 Çukurova Üçlemesi
100.50

Burcu burcu toprak kokusu geldi burnuna. Taze toprak ıslak, çiğli, yapış yapış, bir hoş kokuyordu. Günlerdir yağan yağmurlarda yıkanmış orman pırıl pırıl, temiz, bir hoş kokuyordu. Uzun süre aralıksız yağan, siğim siğim, sarı, ipiltili, deniz kokuları, taze ot, çiçek, taze yaprak kokuları getiren yağmur, ancak akşam üzeri durmuştu. Gökyüzünü kapatan, örten, gri, küme küme bulutlar rüzgara kapılıp gitmişler, yerini billur gibi aydınlık, pamuk yığınları gibi ak bulutlara bırakmışlardı.

Dere kenarlarında ayrık otları, kangallar, çakırdikenleri, çetiler gövermeye başlamışlardı bile. Çeti dikenlerinin arasındaydı. Çeti, en çok diz boyunda, küme küme, sıvama dikenli, rengi mordan maviye çalan sert yapraklı, pul pul bir çalıdır. Kıraç toprakları sever. Ufacık ufacık dikenlerle sıvama kaplıdır gövdesi, dalları, taa dalların en uç noktasına kadar. Dokununca yapışır kalır.

Çiğli, ıslak, yapış yapış bir rüzgar esiyordu, serin serin. Üşüten, insanın iliklerine işleyen hava, yabanıl bir ot gibi sarıyordu sıska vücudunu.

Burcu burcu toprak kokusu geldi burnuna. Taze toprak ıslak, çiğli, yapış yapış, bir hoş kokuyordu. Günlerdir yağan yağmurlarda yıkanmış orman pırıl pırıl, temiz, bir hoş kokuyordu. Uzun süre aralıksız yağan, siğim siğim, sarı, ipiltili, deniz kokuları, taze ot, çiçek, taze yaprak kokuları getiren yağmur, ancak akşam üzeri durmuştu. Gökyüzünü kapatan, örten, gri, küme küme bulutlar rüzgara kapılıp gitmişler, yerini billur gibi aydınlık, pamuk yığınları gibi ak bulutlara bırakmışlardı.

Dere kenarlarında ayrık otları, kangallar, çakırdikenleri, çetiler gövermeye başlamışlardı bile. Çeti dikenlerinin arasındaydı. Çeti, en çok diz boyunda, küme küme, sıvama dikenli, rengi mordan maviye çalan sert yapraklı, pul pul bir çalıdır. Kıraç toprakları sever. Ufacık ufacık dikenlerle sıvama kaplıdır gövdesi, dalları, taa dalların en uç noktasına kadar. Dokununca yapışır kalır.

Çiğli, ıslak, yapış yapış bir rüzgar esiyordu, serin serin. Üşüten, insanın iliklerine işleyen hava, yabanıl bir ot gibi sarıyordu sıska vücudunu.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat