Çöp Üzerine Çöpün Sanat, Siyaset, Edebiyat ve Felsefedeki Yeri

Stok Kodu:
9786059486798
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-11
Çeviren:
Billur Karayalçın
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%9 indirimli
40,00
36,40
9786059486798
547199
Çöp Üzerine
Çöp Üzerine Çöpün Sanat, Siyaset, Edebiyat ve Felsefedeki Yeri
36.40

Ve de görülecektir ki, çöp yaşam ve ölüm arasındaki neredeyse seçilemez olan çekişmenin sonucu olarak ortaya çıkar -zira ölüm insanın maddeye dönüşünü ve bir anlamda, bedenin ‘çöpleşmesini' teşkil eder. Bu da, yaşamımızı korumak için ölümden kaçınmamız gerektiği anlamına gelir. Bu ölümden sakınışla bir dizi paradoks çıkar ortaya. Nitekim, daha yakından incelediğimizde görürüz ki Batılı toplumlar ölüm ve hastalıkla baş etmek ve sağlığı düzeltmek için doğanın işleyişine dair toplanagelmiş olan bilgiyi kullanmaya giriştiklerinde, tam da bu eylemi harekete geçiren şey (ölüm) bir ya da iki yüzyılın sonunda, kimsenin kaçınamadığı bir zorunluluk yerine, adeta yaşama bir hakaret olarak görülür hale gelmiş. Benzer şekilde, sonunda gıda perakendecilerini gıda maddelerini kirleticilerden ve tüketiciye ulaşmadan önce israf olmaktan kurtarmak için yeni geliştirilen paketleme ve depolama yöntemlerinden yararlanmaya mecbur bırakmış olan on dokuzuncu yüzyıldaki o ‘büyük temizlik' de paradoksal biçimde daha fazla maddesel çöp ortaya çıkarır ve bu da yaşamı çok daha büyük bir ölçekte tehdit etmekte olduğu söylenen o büyük çevre erozyonu sorununun bir kısmını teşkil eder. Dolayısıyla, bu kitabın yaptığı şey bizlerden değer verdiğimiz her şeyin şaşırtıcı nüvesinin (hem maddesel hem de mecazi anlamıyla) çöpten kaynaklandığı (ve hep daha da çöp yarattığı) olasılığı üzerine kafa yormamızı istemektir. O halde bu kitap bir elden çıkarma, bir çöpleme tarihi olarak Batı kültürünün gölge tarihi biçiminde okunabilir.

Ve de görülecektir ki, çöp yaşam ve ölüm arasındaki neredeyse seçilemez olan çekişmenin sonucu olarak ortaya çıkar -zira ölüm insanın maddeye dönüşünü ve bir anlamda, bedenin ‘çöpleşmesini' teşkil eder. Bu da, yaşamımızı korumak için ölümden kaçınmamız gerektiği anlamına gelir. Bu ölümden sakınışla bir dizi paradoks çıkar ortaya. Nitekim, daha yakından incelediğimizde görürüz ki Batılı toplumlar ölüm ve hastalıkla baş etmek ve sağlığı düzeltmek için doğanın işleyişine dair toplanagelmiş olan bilgiyi kullanmaya giriştiklerinde, tam da bu eylemi harekete geçiren şey (ölüm) bir ya da iki yüzyılın sonunda, kimsenin kaçınamadığı bir zorunluluk yerine, adeta yaşama bir hakaret olarak görülür hale gelmiş. Benzer şekilde, sonunda gıda perakendecilerini gıda maddelerini kirleticilerden ve tüketiciye ulaşmadan önce israf olmaktan kurtarmak için yeni geliştirilen paketleme ve depolama yöntemlerinden yararlanmaya mecbur bırakmış olan on dokuzuncu yüzyıldaki o ‘büyük temizlik' de paradoksal biçimde daha fazla maddesel çöp ortaya çıkarır ve bu da yaşamı çok daha büyük bir ölçekte tehdit etmekte olduğu söylenen o büyük çevre erozyonu sorununun bir kısmını teşkil eder. Dolayısıyla, bu kitabın yaptığı şey bizlerden değer verdiğimiz her şeyin şaşırtıcı nüvesinin (hem maddesel hem de mecazi anlamıyla) çöpten kaynaklandığı (ve hep daha da çöp yarattığı) olasılığı üzerine kafa yormamızı istemektir. O halde bu kitap bir elden çıkarma, bir çöpleme tarihi olarak Batı kültürünün gölge tarihi biçiminde okunabilir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat