Kimlik Bataklığı

Stok Kodu:
9789752553651
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
175
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%15 indirimli
16,67
14,17
9789752553651
419744
Kimlik Bataklığı
Kimlik Bataklığı
14.17

Osmanlı İmparatorluğu'nun ardından modern bir ulus devlet anlayışı içinde yapılandırılan Türkiye Cumhuriyeti, Lozan Antlaşması ile modern ulus devletlerin arasında katılmıştır. 1923 yılından itibaren başlayan uluslaşma süreci, çok çetrefilli ve bir daha bozulmayacak bir forma dönüşerek günümüze gelmiştir. Cumhuriyeti yoktan var eden büyük Atatürk, kendisine inanan arkadaşları ile Misak-ı Milli sınırları içinde bir ulus devlet yaratmanın yanı sıra, bütün farklılıkları bir yana bırakan ve binlerce yılda oluşmuş ortakTürk kültürünü yeniden yeşertmiş ve Türk kimliğinin büyüleyici güzelliği altında bütün toplumu bir araya getirmeyi başarmışlardır. Dünya çeşitli dönemlerde önemli kırılma noktaları ile karşılaşmıştır.

Birinci Dünya Savaşı sonrası bunların ilkidir. Ulus devletler ortaya çıkmıştır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında dekolonizasyon süreci yaşanmış ve bağımsız kalan birçok toplum, ulus devlete dönüşme sürecine girmiştir. Bu da ikincisidir. SSCB sonrası ise üçüncü kırılma noktasıdır. Yeni devletler ortaya çıkarken bir kısım topluluklar da mikromilliyetçilik hareketlerine girişmişlerdir. Günümüzde de bunun sancıları bütün devletler tarafından çekilmektedir ve belirsiz bir geleceğe kadar da çekilmeye devam edecek gibi gözükmektedir. Fakat şunu unutmamak lazımdır ki, BM verilerine göre 1990 sonrası dâhil dünya yüzeyinde 300'den biraz daha az ulus devlet vardır ve yenileri eklenmemektedir.

GünümüzdeTürkiye'mizdeTürklüğün.Türk ulusunun ve Türk ulus devletinin tartışıldığı bir dönemde her kafadan farklı sesler çıkmaktadır. Fakat tarih hangi yılı gösterirse göstersin sonuç yine de aynı kapıya çıkacaktır. O da bütün farklılıkları içinde birleştiren ve aynı zamanda zedelenmeden barındırabilenTürk kimliğidir. Çünkü Türk kimliği sadece Türkiye sınırları içinde vatandaşlığı temsil eden bir etnisite kavramı değildir. Esas itibariyle binlerce yıl boyunca Orta Asya'dan, Orta Doğu'dan, Avrupa'dan ve Afrika'dan Anadolu'ya taşınan ve Anadolu'da bir arada yaşama mantığı içinde yoğrulan, sentezlenen ve şekillenerek her rengi içinde barındıran bir kimliktir.

Osmanlı İmparatorluğu'nun ardından modern bir ulus devlet anlayışı içinde yapılandırılan Türkiye Cumhuriyeti, Lozan Antlaşması ile modern ulus devletlerin arasında katılmıştır. 1923 yılından itibaren başlayan uluslaşma süreci, çok çetrefilli ve bir daha bozulmayacak bir forma dönüşerek günümüze gelmiştir. Cumhuriyeti yoktan var eden büyük Atatürk, kendisine inanan arkadaşları ile Misak-ı Milli sınırları içinde bir ulus devlet yaratmanın yanı sıra, bütün farklılıkları bir yana bırakan ve binlerce yılda oluşmuş ortakTürk kültürünü yeniden yeşertmiş ve Türk kimliğinin büyüleyici güzelliği altında bütün toplumu bir araya getirmeyi başarmışlardır. Dünya çeşitli dönemlerde önemli kırılma noktaları ile karşılaşmıştır.

Birinci Dünya Savaşı sonrası bunların ilkidir. Ulus devletler ortaya çıkmıştır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında dekolonizasyon süreci yaşanmış ve bağımsız kalan birçok toplum, ulus devlete dönüşme sürecine girmiştir. Bu da ikincisidir. SSCB sonrası ise üçüncü kırılma noktasıdır. Yeni devletler ortaya çıkarken bir kısım topluluklar da mikromilliyetçilik hareketlerine girişmişlerdir. Günümüzde de bunun sancıları bütün devletler tarafından çekilmektedir ve belirsiz bir geleceğe kadar da çekilmeye devam edecek gibi gözükmektedir. Fakat şunu unutmamak lazımdır ki, BM verilerine göre 1990 sonrası dâhil dünya yüzeyinde 300'den biraz daha az ulus devlet vardır ve yenileri eklenmemektedir.

GünümüzdeTürkiye'mizdeTürklüğün.Türk ulusunun ve Türk ulus devletinin tartışıldığı bir dönemde her kafadan farklı sesler çıkmaktadır. Fakat tarih hangi yılı gösterirse göstersin sonuç yine de aynı kapıya çıkacaktır. O da bütün farklılıkları içinde birleştiren ve aynı zamanda zedelenmeden barındırabilenTürk kimliğidir. Çünkü Türk kimliği sadece Türkiye sınırları içinde vatandaşlığı temsil eden bir etnisite kavramı değildir. Esas itibariyle binlerce yıl boyunca Orta Asya'dan, Orta Doğu'dan, Avrupa'dan ve Afrika'dan Anadolu'ya taşınan ve Anadolu'da bir arada yaşama mantığı içinde yoğrulan, sentezlenen ve şekillenerek her rengi içinde barındıran bir kimliktir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat