Evrenin Karanlık Yüzü Karanlık Madde, Karanlık Enerji ve Evrenin Kaderi

Stok Kodu:
9789755096643
Boyut:
21.00x28.00
Sayfa Sayısı:
184
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011
Çeviren:
Cengiz Yalçın
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
Kuşe
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
Dark Side of the Universe
%18 indirimli
23,15
18,98
9789755096643
388916
Evrenin Karanlık Yüzü
Evrenin Karanlık Yüzü Karanlık Madde, Karanlık Enerji ve Evrenin Kaderi
18.98

Uzayın derinliklerinde kendisini saklayan evrenin en önemli gizemi, nasıl meydana geldiğini ve nelerden yapıldığını bir türlü anlayamadığımız karanlık madde ve karanlık enerjidir. Bilimin tüm gayretlerine ve ölçü teknolojilerindeki olağanüstü gelişmelere rağmen, evrenin %95'ni oluşturan kozmolojinin bu nazlı güzeli, yüzüne siyah bir peçe takmış kendisini göstermiyor, bir gizem olmayı sürdürüyor. Dünyadaki tüm canlıların gözlerini kör edecek kadar şiddetli bir ışığı, nerede olduğunu bildiğimiz bu karanlık hayalete tutuyoruz, hiçbir şey göremiyoruz. Sanki bizlerle alay edercesine ben buradayım diyor. Çok uzaklardan gelen ışınları bir mercek gibi kırıyor, devasa büyüklükteki galaksileri, rüzgâra kapılmış bir yaprak gibi savuruyor. Bu bir kütle, kütle olduğundan şüphe yok, ancak gördüğümüz, algıladığımız ve ölçtüğümüz kütle gibi davranmıyor. Gözlenen evrenin olay ufku içinde kalan, galaksileri, galaksi kümelerini, yıldızları ve güneş sistemini oluşturan kütle gibi değil. Bizim bildiğimiz kütleyi çekmiyor, itiyor. Newton kanunları şaşırmış, çaresiz. Bunun sonucu olarak evren büyük bir hız ile genişliyor.

Galaksiler her geçen gün birbirlerinden uzaklaşıyor.4 milyar yıl sonra olay ufkumuzda gözleyeceğimiz çok az sayıda gökcismi kalacak. Samanyolu yalnız bir galaksi haline gelecek. Biz farkına varmasak bile evrende bir kozmik göç yaşanıyor. Nereye gidiyorlar bilemiyoruz. Olay ufkumuzun ötesinde belki de bilinmeyen bir kozmik mahalleye taşınıyorlar.

Yerin altında binlerce metre derinlikte laboratuarlar kurduk, uzaya uydular gönderdik, bir haber alamadık. Şimdi CERN deneyinin sonuçlarını bekliyoruz. 7TeV gibi şimdiye değin laboratuarda ulaşılabilecek en yüksek hızda iki proton demetini alın alına çarpıştıracağız, içinden ne çıkacak bakacağız. Belki bu gizem protonun içinde saklıdır. Bu konuda bir miktar çalışmış biri olarak CERN deneyinin bilim dünyasında çok şeyi değiştireceğinden hiç şüphem yok. Karanlık maddeyi oluşturan temel parçacıkların CERN detektörlerine takılacağını umuyorum

Bilme ilgi duyan siz değerli okuyucularımıza bu kitapta adı karanlık madde olan nazlı güzelin peçesini aralamaya çalıştık. Umarım güzelliğini sizler de görürsünüz.

Uzayın derinliklerinde kendisini saklayan evrenin en önemli gizemi, nasıl meydana geldiğini ve nelerden yapıldığını bir türlü anlayamadığımız karanlık madde ve karanlık enerjidir. Bilimin tüm gayretlerine ve ölçü teknolojilerindeki olağanüstü gelişmelere rağmen, evrenin %95'ni oluşturan kozmolojinin bu nazlı güzeli, yüzüne siyah bir peçe takmış kendisini göstermiyor, bir gizem olmayı sürdürüyor. Dünyadaki tüm canlıların gözlerini kör edecek kadar şiddetli bir ışığı, nerede olduğunu bildiğimiz bu karanlık hayalete tutuyoruz, hiçbir şey göremiyoruz. Sanki bizlerle alay edercesine ben buradayım diyor. Çok uzaklardan gelen ışınları bir mercek gibi kırıyor, devasa büyüklükteki galaksileri, rüzgâra kapılmış bir yaprak gibi savuruyor. Bu bir kütle, kütle olduğundan şüphe yok, ancak gördüğümüz, algıladığımız ve ölçtüğümüz kütle gibi davranmıyor. Gözlenen evrenin olay ufku içinde kalan, galaksileri, galaksi kümelerini, yıldızları ve güneş sistemini oluşturan kütle gibi değil. Bizim bildiğimiz kütleyi çekmiyor, itiyor. Newton kanunları şaşırmış, çaresiz. Bunun sonucu olarak evren büyük bir hız ile genişliyor.

Galaksiler her geçen gün birbirlerinden uzaklaşıyor.4 milyar yıl sonra olay ufkumuzda gözleyeceğimiz çok az sayıda gökcismi kalacak. Samanyolu yalnız bir galaksi haline gelecek. Biz farkına varmasak bile evrende bir kozmik göç yaşanıyor. Nereye gidiyorlar bilemiyoruz. Olay ufkumuzun ötesinde belki de bilinmeyen bir kozmik mahalleye taşınıyorlar.

Yerin altında binlerce metre derinlikte laboratuarlar kurduk, uzaya uydular gönderdik, bir haber alamadık. Şimdi CERN deneyinin sonuçlarını bekliyoruz. 7TeV gibi şimdiye değin laboratuarda ulaşılabilecek en yüksek hızda iki proton demetini alın alına çarpıştıracağız, içinden ne çıkacak bakacağız. Belki bu gizem protonun içinde saklıdır. Bu konuda bir miktar çalışmış biri olarak CERN deneyinin bilim dünyasında çok şeyi değiştireceğinden hiç şüphem yok. Karanlık maddeyi oluşturan temel parçacıkların CERN detektörlerine takılacağını umuyorum

Bilme ilgi duyan siz değerli okuyucularımıza bu kitapta adı karanlık madde olan nazlı güzelin peçesini aralamaya çalıştık. Umarım güzelliğini sizler de görürsünüz.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat