Mühtedi Kiliseden Camiye

Stok Kodu:
9789758859566
Boyut:
13.00x19.50
Sayfa Sayısı:
346
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2007-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%15 indirimli
16,00
13,60
9789758859566
381875
Mühtedi Kiliseden Camiye
Mühtedi Kiliseden Camiye
13.60

Râna'da Osmanlı'nın çöküş günlerine hassas bir kızın gözleriyle bakan Osman Necmi Gürmen, bu kez okurlarını Kanuni'nin, Barbaros'ların, Turgut Reis'lerin Akdeniz'ine götürüyor: Mühtedi, savaşın denizlerde kazanıldığı bir dönemde, Endülüs'ten Kıbrıs'a, Cezayir'den Payitaht-ı Cihan'a, Akdeniz'in ve Akdeniz'i yurt bellemiş korsanların romanı... Aynı zamanda iç içe geçmiş iki ömrün, sadakatin ve sevginin hikâyesi. Kalabriya'da doğan, Müslüman olduktan sonra Kapudan-ı deryalığa kadar yükselen Kılıç Ali Paşa'nın hayatını, kölesi, oğlu Luca'nın, bir başka mühtedinin gözlerinden aktarıyor Gürmen. Ve soruyor: Hangisi daha güç? Yeni bir inancı kabul etmek mi, eskisinden sıyrılmak mı?

La Mancha'lı asilzade don Quijote'nin, yürekliliğini ve iyi kalpliliğini öve öve bitiremediği Uluç Ali... Tekrar vaftiz olması için Papalığın Kalabriya'da baronluk teklif ettiği Occhiali... Payitaht-ı Cihan'da, denizin üstüne Ayasofya'nın küçük bir benzerini inşa ettiren Kapudan-ı derya Kılıç Ali Paşa...

Osman Necmi Gürmen, Osmanlı'nın en güçlü olduğu bir dönemde "sonun başlangıcı"nı ve bu başlangıca direnmeye çalışanları vurucu bir şekilde anlatıyor: "Zaman değişiyor Kapudan-ı derya, beş on sene içinde Saray artık dünyanın payitahtı olmaktan çıkacak!"

Râna'da Osmanlı'nın çöküş günlerine hassas bir kızın gözleriyle bakan Osman Necmi Gürmen, bu kez okurlarını Kanuni'nin, Barbaros'ların, Turgut Reis'lerin Akdeniz'ine götürüyor: Mühtedi, savaşın denizlerde kazanıldığı bir dönemde, Endülüs'ten Kıbrıs'a, Cezayir'den Payitaht-ı Cihan'a, Akdeniz'in ve Akdeniz'i yurt bellemiş korsanların romanı... Aynı zamanda iç içe geçmiş iki ömrün, sadakatin ve sevginin hikâyesi. Kalabriya'da doğan, Müslüman olduktan sonra Kapudan-ı deryalığa kadar yükselen Kılıç Ali Paşa'nın hayatını, kölesi, oğlu Luca'nın, bir başka mühtedinin gözlerinden aktarıyor Gürmen. Ve soruyor: Hangisi daha güç? Yeni bir inancı kabul etmek mi, eskisinden sıyrılmak mı?

La Mancha'lı asilzade don Quijote'nin, yürekliliğini ve iyi kalpliliğini öve öve bitiremediği Uluç Ali... Tekrar vaftiz olması için Papalığın Kalabriya'da baronluk teklif ettiği Occhiali... Payitaht-ı Cihan'da, denizin üstüne Ayasofya'nın küçük bir benzerini inşa ettiren Kapudan-ı derya Kılıç Ali Paşa...

Osman Necmi Gürmen, Osmanlı'nın en güçlü olduğu bir dönemde "sonun başlangıcı"nı ve bu başlangıca direnmeye çalışanları vurucu bir şekilde anlatıyor: "Zaman değişiyor Kapudan-ı derya, beş on sene içinde Saray artık dünyanın payitahtı olmaktan çıkacak!"

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat