Akçaabat'ın Kadim Yerleşkesi Kordyle (Akçakale, Karziya, Mersin, Vartara, Şula, Koftez ve Çağur) 1461-2020

Stok Kodu:
9789944374804
Boyut:
16.00x24.00
Sayfa Sayısı:
676
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%15 indirimli
100,00
85,00
9789944374804
703521
Akçaabat'ın Kadim Yerleşkesi Kordyle
Akçaabat'ın Kadim Yerleşkesi Kordyle (Akçakale, Karziya, Mersin, Vartara, Şula, Koftez ve Çağur) 1461-2020
85.00

İnsanoğlunun geçmişini arama ve öğrenme arzusu, varoluşsal bir çabanın ürünüdür. Belki de bu sayede, gözünü yalnız olarak dünyaya açmış olmasına bir anlam kazandırmayı, kurmaya çalıştığı bağlantılarla toplumsallaşmasını sağlayabilmeyi, dolayısıyla yalnızlıktan kurtulmayı amaçlamaktadır.

Geçmişi antik çağlara kadar uzanan Trabzon ve hinterlandının tarihsel süreci, yörede doğup büyüyenlerin aidiyetini ortaya koyması bakımından hemen herkesin ilgisini çekmiştir. Kitabın yazarı da bu serüveni kovalayanlardan biridir. Onu bu yola sevk eden nesnel gerçeklik ise geçmişi arayanların temel uğrak merkezi olan Osmanlı Arşivi'nde çalışmış olmasıdır.

Kitabın adı olan Kordyl (Kordil); Orta Çağın sonlarına kadar belli bir idari bölgeyi ifade ettiği için tercih edilmiştir. Bugün Akçakale ve Mersin olarak bilinen bu bölge; bahse konu çağda Akçakale, Karziya [Gökçekaya], Mersin, Vartara [Taşlıca], Koftez [Üzümlü] ve Şula'nın muhtemelen birer mahalle ya da semt olarak bağlı olduğu tek bir köyün adıydı. Kordil sınırları içerisinde yer almamasına rağmen, ortak geçmiş dolayısıyla Çahur da bu kapsam içine alınmış ve değerlendirilmiştir.

Zehra Topal'ın kaleme aldığı “nev'i şahsına münhasır” bir yerel tarih çalışması olan bu eserde aslî kaynak olarak Tahrir, Avarız ve Öşür Defterleri, Şer'iye Sicilleri ve resmi yazışmaları içeren Osmanlı Arşivi, Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi, Seyahatnameler ve yerel tarih kaynakları kullanılmıştır. Gövdesini tarihsel verilerin oluşturduğu kitabın belki de en az bu kadar kıymetli olan diğer bir yönü, kaybolmaya yüz tutmuş, hatta kaybolmuş halk kültürüne (somut olmayan kültür varlıkları), bu konuda bilgi sahibi olan son kuşakla yapılan sözlü tarih çalışmasıyla elde edilen oldukça geniş bir veriyi içermesidir.

Alanında yapılan bütün ilk çalışmaların bünyesinde barındırdığı bazı zorluklar hiç kuşkusuz bu çalışmada da bulunabilecektir. Böyle bir zaafla malul olmasına karşın bu eserin, yöreye dair bundan sonra yapılacak çalışmaların ciddi bir yol göstericisi olacağı da aşikârdır.

İnsanoğlunun geçmişini arama ve öğrenme arzusu, varoluşsal bir çabanın ürünüdür. Belki de bu sayede, gözünü yalnız olarak dünyaya açmış olmasına bir anlam kazandırmayı, kurmaya çalıştığı bağlantılarla toplumsallaşmasını sağlayabilmeyi, dolayısıyla yalnızlıktan kurtulmayı amaçlamaktadır.

Geçmişi antik çağlara kadar uzanan Trabzon ve hinterlandının tarihsel süreci, yörede doğup büyüyenlerin aidiyetini ortaya koyması bakımından hemen herkesin ilgisini çekmiştir. Kitabın yazarı da bu serüveni kovalayanlardan biridir. Onu bu yola sevk eden nesnel gerçeklik ise geçmişi arayanların temel uğrak merkezi olan Osmanlı Arşivi'nde çalışmış olmasıdır.

Kitabın adı olan Kordyl (Kordil); Orta Çağın sonlarına kadar belli bir idari bölgeyi ifade ettiği için tercih edilmiştir. Bugün Akçakale ve Mersin olarak bilinen bu bölge; bahse konu çağda Akçakale, Karziya [Gökçekaya], Mersin, Vartara [Taşlıca], Koftez [Üzümlü] ve Şula'nın muhtemelen birer mahalle ya da semt olarak bağlı olduğu tek bir köyün adıydı. Kordil sınırları içerisinde yer almamasına rağmen, ortak geçmiş dolayısıyla Çahur da bu kapsam içine alınmış ve değerlendirilmiştir.

Zehra Topal'ın kaleme aldığı “nev'i şahsına münhasır” bir yerel tarih çalışması olan bu eserde aslî kaynak olarak Tahrir, Avarız ve Öşür Defterleri, Şer'iye Sicilleri ve resmi yazışmaları içeren Osmanlı Arşivi, Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi, Seyahatnameler ve yerel tarih kaynakları kullanılmıştır. Gövdesini tarihsel verilerin oluşturduğu kitabın belki de en az bu kadar kıymetli olan diğer bir yönü, kaybolmaya yüz tutmuş, hatta kaybolmuş halk kültürüne (somut olmayan kültür varlıkları), bu konuda bilgi sahibi olan son kuşakla yapılan sözlü tarih çalışmasıyla elde edilen oldukça geniş bir veriyi içermesidir.

Alanında yapılan bütün ilk çalışmaların bünyesinde barındırdığı bazı zorluklar hiç kuşkusuz bu çalışmada da bulunabilecektir. Böyle bir zaafla malul olmasına karşın bu eserin, yöreye dair bundan sonra yapılacak çalışmaların ciddi bir yol göstericisi olacağı da aşikârdır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat